Bu
serbest çeviride, Subcommandante Marcos'un yazdığı Ocak 2013'te
yayınlanan
Ellos
y Nosotros
başlıklı
bildirinin Kristin Bricker tarafından yapılmış 22 Ocak'ta
yayınlanan İngilizce çevirisi
Them
and Us
temel
alınmıştır.
II
– Hemen hemen iki sayfada makine
Satıcı
diyor ki;
“Şaşırtıcı,
gerçekten ‘harika’, demek anlıyorsun beni. O, 'Neoliberal
küreselleşmenin 6.6.6 sürümü' diye adlandırılsa da, biz ona
'barbar' ya da 'canavar' demeyi daha doğru buluyoruz.
Haklısın, agresif bir lakap, girişken, fazla hrrr.
Evet, bunu ‘Bir kabusu nasıl satarsınız’ isimli bir kişisel
gelişim kursunda öğrendim… Fakat, haydi makineye geri dönelim.
İşleyişi çok basit: Kendine yeter (ya da kimi zaman denildiği
üzere, “sürdürülebilir”). Evet, had safhada kar üretir...
Ne? Bu karların bir kısmını açlığı, işsizliği, cehaleti
azaltmaya mı yatırır? Ama bu yoksunluklar tam da bu yavrunun
işlemesine yarar! Buna ne diyorsun? Çalışmak için ihtiyaç
duyduğu yakıtı, yani sefaleti ve işsizliği, kendisi üreten bir
makine!
Tabii
ki matah da üretir, ama sadece bunu üretmez. Bak: Diyelim ki,
tamamen faydasız bir şey üretildi. Öyle ki hiç kimsenin bu şeye
ihtiyacı yok, bu şeyin bir pazarı yok. Pekala, bu cevher sadece
faydasız şeyler üretmekle kalmaz, içinde bu faydasız şeyin
temel bir ihtiyaca dönüştürüldüğü bir pazar da yaratır.
Krizler
mi? Hay hay. Tam buradaki düğmeye basman yeterli… Hayır, ona
değil, o ‘boşaltma’ düğmesi… Diğerine… Hah tamam, bas o
düğmeye ve ta-da! İşte ihtiyacın olan kriz, her şey tam orada;
milyonlarca işsizinle, su millerinle, finansal spekülasyonlarınla,
kuraklıklarınla, kıtlığınla, ormansızlaştırmanla,
savaşlarınla, dini kıyametlerinle, ulu kurtarıcılarınla, (ulu
kurtarıcılara uymayanlar için) hapishanelerinle ve
mezarlıklarınla, vergi cennetlerinle, fon müziği ve koreografi
eşliğindeki yardım projelerinle… Öyle ya, bir parça sadaka her
zaman iyi görünür.
Ama
hepsi bu değil, izin ver sana bu demoyu göstereyim. Makineyi ‘yıkım
/ nüfusun azaltımı - tekrar inşa / yeniden yapılandırma’
moduna getirirsen, mucizeler yaratır. Mesela bak: Şu ormanları
görüyor musun? Yoo, o yerli insanlar hakkında endişelenme…
Evet, onlar Mapuçeler; ama Yakuiler, Mayolar, Nahualar, Purepeçalar,
Mayalar, Guvaraniler, Aymaralar, Kueçuyalar da olabilirlerdi. Tamam,
'oynat' düğmesine bas ve ormanların ortadan kayboluşunu seyret
(ve yerli halkı gözle, ama onları kimse dikkate almaz), şimdi
nasıl her şeyin bir çöplüğe dönüştüğünü seyret, bekle…
Burada makineler geliyor, vee işte! Hep hayalini kurduğun golf
sahan artık orada, özel otoparkı ve yapılarıyla. Ahh, harika,
değil mi?
Hem
de son yazılımıyla gelir. Buraya, ‘filtrele’ yazan yere tıkla;
ve televizyonun, radyon, gazeten, dergin, Facebook, Twitter, YouTube
hesapların sadece ilahileri göstersin, sen ve sahip oldukların
için dua etsin. Evet, ara sıra şu ismi meçhul, kirli, çirkin,
kötü, kaba proleterlerin karışmaya çalıştıkları her türlü
eleştiriyi, yazıyı, görüntüyü, gürültüyü, her kötü
etkiyi ortadan kaldırıverir.
(Aslında
sadece tek bir tıklamayla onu otomatik pilota bağlayabilirsin, ama
yine de) zeminde bir manivela kolu var; bir helikopter pisti var;
bazen yer kalmadığından uçak bileti bulamazsın, ama bir sonra
kalkan uzay mekiğinde bir yer mutlaka var; aşırı abartılı
kocaman seçkin alış-veriş merkezleri; bir golf sahası; bir
minibar; bir yat kulübü; çerçevelenmiş bir Harvard diploması;
bir yazlık ev; bir buz pateni pisti… Evet, biliyorum, modern Sol
ve onun kıvrak zekası olmasa ne yapardık? Ahh, ve bu cevherle,
dünyanın herhangi bir kısmı ile eş zamanlı olarak ‘gerçek
zaman’da bulunabilirsin, sanki sana özel evrensel bir ATM'ye
sahipmişsin gibi.
Hmm…
Evet, makine; ‘V.I.P.’nin cennetteki yerini garantiye alan bir
papa bildirisini de içermekte. Evet, oysa biz zaten ölümsüzlük
üzerine çalışıyoruz, farkındayım. Yine de bu sırada, bir
düzenek kurabiliriz (tabii, ek bir ücret karşılığında, ama
eminim bu senin gibi biri için bir sorun olmaz): bir sığınak!
Haklısın, o vahşilerin ‘Toprak, onu işleyene aittir’ diyerek
nasıl kendilerine ait olanı talep etme hakları olduğunu
düşündüklerinin farkındasın. Aa, ama endişelenecek bir şey
yok. Kurallarımız, politik partilerimiz, yeni dinlerimiz, ‘reality
show’larımız bu yüzden var. Ama, tabii ki bu bir varsayım, ya
bir zaman gelir ve bunlar işlevlerini yerine getiremezse? Tabii ki,
söz konusu güvenlik olduğunda hiçbir masraftan kaçınmamalı.
Hay hay, şurayı da işaretleyeyim: 'Sığınağı Ekle'.
Makine;
televizyon ve radyo üzerine birer inceleme ve editörün kontrol
panelini de içermekte. Hayır, yanlış anlamayın. Bu incelemeler;
televizyon izlemek, radyo dinlemek ya da gazete ve dergileri okumak
için değil, ahmaklar için. Makineyi işleten insanlar için bilgi
ve eğlence üretir bu incelemeler. Zekice, değil mi?
Ne?
Aa… Tamam… Evet… Korkarım ki o sorun uzmanlarımızca
çözülmemiş. Evet, eğer ham maddeler, yani bayağı kitleler
ayaklanırsa, hiçbir şey yapılamaz. Haklısınız, 'sığınak' bu
durumda işlevsiz kalır. Ama karamsar olmamalı; sadece o günün...
ya da gecenin... çoook çok uzak olduğunu akılda tutmalı. Evet,
bir kişisel gelişim kursunda öğrenmiştim bu 'yeni çağ'
iyimserliğini de. Ha? Ne? Kovuldum mu?”
(devam
edecek…)
Her
dünyanın her köşesinden.
Subcommandante
Marcos,
Yerküre
Gezegeni,
Ocak
2013.
*
* *
Çevirmen Kristin Bricker'in notu:
“Farzetmek” kelimesinin İspanyolca’sını (supuesto) kullanmak yerine, Marcos (satıcının ağzından konuştuğu sırada) “fitil”in İspanyolca’sını (supositorio) kullanıyor. Marcos’un kelimelerle oynayarak satıcıyla bu dalga geçişi, İngilizce’de şu deyişle açıklanabilir: “Farzettiğinde, hem beni hem seni salak yerine koyuyorsun.”
*
* *
Not: Bu metne eşlik eden videolar:
a. Fuck Tha Posse
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=8SQpb39fUV4
El Fin de los Días [Günlerin Sonu] (Dr. Loncho, Oscar A Secas ve Hazhe)
El Fin de los Días [Günlerin Sonu] (Dr. Loncho, Oscar A Secas ve Hazhe)
20 Minutos Mixtape Vol. 1
b. Regarding the Mapuche People’s struggle:
No comments:
Post a Comment