Taksim'le
başlayan büyük ayaklanmanın birinci haftası biterken, hepimizin
sürecin kendisi ve geleceğiyle ilgili düşüncemiz, umutlarımız
ve planlarımız var.
Out
for Beyond olarak bu tartışmaya küçük ama önemli bulduğumuz
bir katkıda bulunmak istiyoruz.
Bu
direniş ve ayaklanma dalgasının hepimize birden öğretebileceği
bir şey olduğunu düşünüyoruz.
Öncelikle:
- Taksim Dayanışma Platformu'nun aylardır sabırla sürdürdüğü kampanyayı aklımızda tutalım.
- Ağaçlar sökülmek üzereyken Gezi Parkı'nda nöbet kampı kuran yürekli aktivistleri aklımızda tutalım.
- Sürecin bu ölçüde kitleselleşmesinden önce, muhteşem bir dirayet gösteren ve ilk iki gün boyunca polise direnen militanları ve eylemcileri aklımızda tutalım.
Gezi
Parkı direnişi kendiliğinden kitleselleşti, evet. Ama
kendiliğinden başlamadı. Sabrımızı taşıran o son damla, bizi
sokağa döken o çığlık, tüm bu kampanyacıların,
aktivistlerin, militanların ve örgütlerin çabalarının sonucuydu.
Out
for Beyond olarak, bize dayatılan gerçekliğin “ötesine”
geçmek için sokağa ve kolektif siyasi alana “çıkmayı”
öneriyoruz.
Eyleme
katılan herkese örgütlenmeyi düşünmeye başlamayı, siyasal
örgütleri ciddiye almayı ve onlarla samimi bir şekilde
tanışmalarını öneriyoruz.
El
pueblo unido, jamas sera vencido !
Örgütlü
bir halkı hiçbir kuvvet yenemez !
No comments:
Post a Comment